BURA İstanbul Gezileri – 6: Dolmabahçe
Seri halinde devam eden ve güzel şehrimiz İstanbul’un kadim mekanlarını keşfe çıktığımız İstanbul Gezileri devam ediyor. Eyüp gezisi ile yeni döneme başladığımız İstanbul Gezilerimizin bu seferki adresi Dolmabahçe. Modern diplomasinin işleyişi ve yeni yönetim mekanizmaları hesaba katılarak inşa edilen, 19.yy Osmanlı yönetiminin merkezlerinden Dolmabahçe Sarayı’nı ziyaret ediyoruz.
Boğaza nazır konumu ve göz alıcı mimarisi ile İstanbul’un görünen yüzlerinden olan Dolmabahçe Sarayı’nın mimari özelliklerini, tarihini, işlevlerini ve önemli detaylarını bu gezimizde yakından inceliyoruz. Dolmabahçe’de kahvaltı ikramı ile başlayacak olan programımız, rehber eşliğinde Dolmabahçe Sarayı’nın gezilmesi ile devam edecek.
Öğrencilere ücretsiz olan gezimize tüm mezun ve öğrenci arkadaşlarımızı bekleriz.
* Katılım için teyit zorunlu olup, kontenjanımız sınırlıdır.
** Programa dair önemli detaylar teyit formlarında belirtilen iletişim adresleri üzerinden daha sonra paylaşılacaktır.
Tarih: 10 Aralık 2017, Pazar
Saat: 09.00
İletişim: [email protected] | 05325057384
Dolmabahçe Sarayı’nın Kısa Tarihçesi
Dolmabahçe Sarayı, 1855 yılında Sultan Abdülmecid döneminde Mimar Garabet Balyan tarafından inşa edilmiştir. Dolmabahçe Sarayı’nın yer aldığı alan, 1603-1622 yılları arasında doldurulmuştur. Saray yapılmadan önce bu alan bir spor alanı olarak kullanılıyordu.
15 bin metrekarelik bir zemine oturan saray, yaklaşık 5 milyon altına mal olmuştur. 19. yüzyılın ağır, zengin tezyinatlı üslubunun etkisinde inşa edilen saray, yer yer eski mimarimizin de izlerini taşıyor. Saraya girişi sağlayan iki büyük saltanat kapısından başka 6 kapı daha var. Bugün sarayda yer alan tek asansör Atatürk’ün hastalığı sırasında yapılmıştır. Dış ve özellikle iç süslemelerine çok özen gösterilen sarayın inşaatında Marmara adalarından çıkartılan her renkteki mermerlerden başka, billur, su mermeri ve somaki gibi kıymetli malzemeler de kullanılmıştır.
Saray, 17. ve 18. yüzyıllarda yaşamış, Fransız sanatçıların elinden çıkan mobilyalarla döşenmiştir. Sarayda Sultan Abdülaziz’in Avrupa gezisinden dönerken toplayıp getirdiği çok değerli bir resim koleksiyonu da bulunuyor.